Nevzat DABAK, Hakan ÖZCAN, Yılmaz TOMAK, Birol GÜLMAN, Turgut Nedim KARAİSMAİLOĞLU, Ahmet PİŞKİN

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı

Keywords: Total Kalça Artroplastisi, Hibrit.

Abstract

Giriş: Bu çalışmada hibrit total kalça artroplastisi uygulanan hastaların sonuçlarının genel olarak değerlendirilmesi, yakalıklı ve yakalıksız uygulanan femoral stem ile lateral ve posterior yaklaşım türlerinin sonuçlar üzerine olan etkilerinin karşılaştırılması amaçlandı. Hastalar ve
Yöntem: Mart 1990 ile Kasım 2001 tarihleri arasında hibrit total kalça artroplastisi (asetabulum çimentosuz, femur çimentolu) uygulanan 118’i kadın, 50’si erkek toplam 168 olgunun 188 kalçası değerlendirildi. Olguların yaş ortalaması 59.4 yıl (26-85) olup 84 olgunun sağ, 64 olgunun sol, 20 olgunun her iki kalçası ameliyat edildi. Olguların etyolojik nedenleri arasında primer osteoartrit ilk sırayı alıyordu (%68.6). Kalçaların 110’unda (%58.5) direkt lateral yaklaşım kullanılırken, 78 kalçada (%41.5) posterior yaklaşım kullanıldı. Olgulardan 79 olguya (%42.0) yakalıklı tip, 109 olguya (%58.0) yakalıksız tip protez uygulandı. Olgular klinik olarak Harris kalça kriterlerine göre, radyolojik olarak Johnston ve ark’nın radyolojik değerlendirme kriterlerine göre, heterotopik ossifikasyon yönünden Brooker sınıflandırmasına göre değerlendirildi. Olgular istatistiksel olarak paired-t testi, Fisher-exact testi ve ?-kare testleri kullanılarak değerlendirildi.
Bulgular: Ameliyat öncesi dönemde Haris kalça skoru ortalama 38.0 iken, ortalama 37.5 ay takip sonrasında 92.5 olarak saptandı. 170 kalçada (%90.5) klinik olarak iyi veya mükemmel sonuç elde edildi. Radyolojik olarak ise dört kalçada (%2.1) asetabular kap problemi nedeniyle, dört kalçada (%2.1) femoral gevşeme nedeniyle revizyon uygulandı. Olguların sekizine (%4.2) ise femoral gevşeme nedeniyle revizyon önerildi. Ortalama 37.5 aylık takip sonrasında 188 olguda radyolojik olarak %8.5 oranında revizyon gerektiren kalça saptandı.
Tartışma: Bu çalışmada sonuçların klinik yönden literatürle uyumlu olmasına rağmen, radyolojik yönden femoral komponente ait problemlerin belirgin olduğu gözlendi. Femoral komponente ait problemlerde, uygulanan çimentolama tekniklerinin en önemli faktör olduğu ve her türlü koşulda çimentolu femoral komponentin mutlaka modern çimentolama teknikleri kullanılarak uygulanması gerektiği kanaatine varıldı.