Sualp Turan1, Deniz Çankaya1, Serdar Yılmaz1, Dilek Karakuş2, Abdurrahim Dündar1, Güzelali Özdemir1

1Department of Orthopedics and Traumatology, Ankara Numune Training and Research Hospital, Ankara, Turkey
2Department of Physical Therapy and Rehabilitation, Ankara Physical Therapy and Rehabilitation Training and Research Hospital, Ankara, Turkey

Keywords: Alçı; kapalı redüksiyon; radius distal uç kırığı; izokinetik değerlendirme; ulnar stiloid.

Abstract

Amaç: Bu çalışmada ayrılmış radius distal uç kırığı (RDUK) sonrası konservatif tedavi edilen aktif hastalarda eşlik eden ulnar stiloid kırığının (USF) klinik sonuçlar ve el-bilek kas gücü üzerindeki etkisi araştırıldı.
Hastalar ve yöntemler: Ekim 2012 - Eylül 2014 tarihleri arasında yapılan bu retrospektif çalışmaya kapalı redüksiyon ve alçı ile tedavi edilen ayrılmış RDUK’li 56 hasta (34 erkek, 22 kadın; ort. yaş 28.8 yıl; dağılım 20-40 yıl) dahil edildi. Hastalar ulnar stiloidin durumuna göre; grup A (sağlam ulnar stiloid), grup B (kaynamayan USF) ve grup C (iyileşmiş USF) olmak üzere üç gruba ayrıldı. Kavrama gücü, hızlı-kol, omuz ve el için engellilik (DASH) skoru ve eklem hareket açıklıkları değerlendirildi; sonuçlar el-bilek bölgesi izokinetik kas kuvvetlerinin ölçümleriyle birleştirildi. Distal radyoulnar eklem yaralanmasının ve triangular fibrokıkırdak kompleks (TFCC) lezyonunun eşlik edip etmediğini değerlendirmek amacıyla RDUK’ye manyetik rezonans görüntüleme uygulandı.
Bulgular: Gruplar arasında eklem hareket açıklığı, kavrama gücü ve hızlı-DASH skorları yönünden anlamlı bir farklılık yoktu. Ancak, supinasyonun pik tork ve toplam iş değerleri grup A’da grup B’ye kıyasla daha iyiydi (sırasıyla, p=0.008 ve p=0.006). Manyetik rezonans görüntüleme bulgularına göre, TFCC lezyonu tespit edilen on hastanın dördü grup C’de, beşi grup B’de ve biri grup A’da idi.
Sonuç: Bu çalışmanın bulguları RDUK’nin ilk tedavisinde USF’ye odaklanılmaması gerektiğini ve eşlik eden TFCC lezyonu olması halinde cerrahi girişimin düşünülebileceğini önermektedir.